Bayan Feng bedeninden dışarı sıcak kan geldiğini söylediğinde önceleri anlam veremedik.
Kanlı veba hastalığına yakalan ender insanlardan biri o. Yani farelerden yayılan kara veba hastalığı. Bunun nasıl olduğunu merak ediyoruz tabi. İkinci Dünya Savaşı sırasında Japonlar insanlar üzerinde denemek üzere hastalıklı fareleri bulunduğu bölgeye salmışlar. O bölgedeki herkes halen bu hastalığa yakalanma riskine sahipmiş.
Kendisinin fare tarafından mı ısırıldığını soruyoruz. Nasıl yakalandığını o da tam olarak bilmiyor. Ancak böbreklerinde, midesinde, eklemlerinde, boğazında, kalbinde ve beyninde problemler yaşamış. Senede 2 yada 3 kez hastaneye kaldırıldığı olmuş.
Kalbi de artık pompalama kabileytini yitirince beynine yeterince kan gitmemeye başlamış. Göz damarlarından çekilen kan yüzünden görme yetisi de kaybolmuş. Doktorlar bütün hastalıklarıyla birden başa çıkamayacaklarını, ancak her defasında sırasıyla birine odaklanabileceklerini söylemişler.
En büyük şehirlerdeki en iyi hastanelerin bu yaklaşımı onu hayal kırıklığına uğratmış. Onlardan dürüst olup yapacakları hiçbirşey olmadığını söylemelerini tercih edermiş. Onlara iş gibi gelen hastalığı, onun mücadele etmesi gereken ciddi bir tehlikeymiş.
Abisi Çigong’dan bahsedinceye dek umutsuzca yaşamını sürdürmüş. Ancak abisi de ancak “it gibi çalışma” sonucu iyileşebileceğini eklemiş. Zaten hayat boyu, hasta oluncaya dek çalışkan bir insan olduğu için bunda bir sorun görmemiş. Bir hastaneden diğerine itilip kakılmaktansa bunun denemeye değer olacağını düşünmüş. “Artık yeter!” demiş.
Önceleri yatakta başladığı çalışmalara hocası ve arkadaşları yatağının başında toplanarak destek ve moral vermişler. Artık bir hasta değil bir savaşcıymış. 3 ay süren savaşın sonucunda da tamamen iyileşmiş. İşe geri döndüğünde yılın çalışanı seçilmiş.
Hem çalışmayıp hem nasıl yılın işçisi seçildiğini merak ediyoruz. Gülerek yanıtlıyor bunu. Hem işe geri dönme azmi, hem de artık iyi olduğundan çalışmadığı zamanlar boşa ödenen maaşları geri kazandıkları için iş yeri onu yılın çalışanı seçmiş J.
İşyerindeki pek çok çalışan onun ardından Çigong yapmaya başlamış.