Dr Chao bir akupunktur uzmanı, 52 yaşında zorunlu emekli edilmiş.
Çok düşük tansiyonu varmış. Bu yüzden sık sık bayılırmış. Ciğerleri yeterli çalışmaz, arada kan kusarmış. Mide ve göğüs ağrıları, bir de fıtığı varmış.
Oğlu ve damadı doktor oldukları halde, kendisi de akupunktur uzmanı olduğu halde bir faydası olmamış. Evde bitki gibi yaşayıp ölümü bekler hale gelmiş. Bir arkadaşı Çigong’dan bahsetmiş ama o nezaketle geri çevirmiş.
“Bir akapunkturcu alternatif çözümlere sıcak bakmalıydı, neden öyle yaptınız?” diye sorunca “Akapunktur da hiç olmazsa kullandığımız iğne var, Çigong’da bir şey yok” demiş.
Peki gitmesine neden ne olmuş? Karısı. Onun da bazı problemleri varmış ve Çigong’a kalpten inandığı için onun ısrarlarıyla karı-koca gitmeye karar vermişler.
Merkez’de karısının birkaç gün içinde nasıl iştahına kavuştuğunu ve uykusunun nasıl düzene girdiğini görünce tüm kalbiyle ve ruhuyla Çigong yapma azmiyle dolmuş.
Lao-Shi’nin kitaplarını okuyup iyice gaza gelip çalışmalara katılmış. Bazen doktorların verdiği ilaçları almayı unuttuğu olmuş. Birkaç gün içinde tansiyonu normal değerlere ulaşmış. Göğüs ağrıları kalmamış. 1 sene içinde akciğerleri normale dönmüş. “Yepyeni bir ben ortaya çıktı!” diye eklemiş Dr. Chao.
“Peki tekrar akapunktur yaptınız mı?” diye sormuş Chan.
“Hiç şansı yok!” demiş Dr. Chao. 3 aylık hocalık eğitimi alıp Çigong hocası olmuş. 10bine yakın öğrenci geçmiş elinden. Gönüllüler yetiştirip köylere eğitim vermek üzere göndermiş. Bu gönüllülerin çoğu hiç parası olmayan ve şifa bulunca minnettarlıklarını bu şekilde ödemeyi kabul eden insanlarmış.
“Kendi kişisel zevklerinizi bir kenara itip kendinizi insanlara feda eden birer ‘çıplak ayaklı doktor’ diyebilir miyiz?” diye sorunca “Çıplak ayaktan ziyade ‘çıplak elli’ doktorlar lafı daha uygun, çünkü bizim hastanemizde hiç ilaç ve alet yok!”